Tatil yapmak aslında her insan için bir ihtiyaç. Etrafımda gördüğüm kadarıyla özellikle çalışan insanların buna çok ihtiyacı oluyor hele de İstanbul gibi yorucu bir şehirde çalışıyorsanız bu kaçınılmaz oluyor. Geçtiğimiz yaz ailemle birlikte tabi olarak tatile gitmeye karar verdik. Tatil hazırlıkları çok önceden planladığımız için gideceğimiz yer hakkında merakla araştırmalara başladım. Bu yer malumunuz herkesin listesinde olan ve dillerinde dolanan Marmaris…
Marmaris çok özel bir yer tatil için eşsiz sayılabilecek yerlerden bir tanesi güzel ülkemin ufkuna yakışan güzel bir belde. Resimlerle dolu dolu gezdiğim bu şehri görmek için hevesle ailemin yıllık izin süresinin gelmesini bekliyordum…
Nihayet vakit geldi ve biz yola koyulduk kendi şahsi arabamızla yolculuğa çıktığımız için bir çok hikaye ile karşılaştım yolculuk boyunca. Aslında çok anlatmak istiyorum ama bir kitap yazacak kadar vaktim olamayacak sanırım. Yolculuk hikayelerimi belki farklı zamanlarda sizlerle paylaşabilirim. Ama yazımın özüne dönecek olursam, Muğlaya giriş yaptık ve beklediğimden kurak bir yer çıktı tabiri caiz ise tamamen bir hayal kırıklığı aman Allah’ım dedim yanlış bir karar mı verdik acaba. Ben bütün sucu tabi olarak babama yükledim. Ama daha önceden kendisi geldiği için çok cool kendisi hiç muhatap bile olmadı benimle… Muğla’ya girdiğimizde gün doğmak üzereydi.
Hayranlık Duyulacak Yer Gökova
Dün doğumu esnasında sakar geçidinden gökovaya doğru yavaşça süzülüyorduk ki karşılaştığım manzara muhteşemdi. Sanki başka bir gezegendeydim. Ben bu gezegende mi yaşıyordum ? diye kendime sormadan edemedim. Nasıl bir manzaradır bu, adı sanını duymadığım bu yer…
Hele Marmaris yolu üzerinde ki Yeşilçam filmlerinde son kavuşma sahnelerinin slow motion formatla birbirlerine sarılmalarına onlarca kez şahit olan ağaçlı yol… Sanki cennetten buradan ibaret gibiydi. Marmaris’e vardığımızda ne havası ne de güneşi beni içine çekemedi aklımda hala daha Gökova vardı.
Tatilimizi güle oynaya geçirirken geçirdiğimiz iki gün boyunca babama yaptığım baskılar sonucunda nihayet beni özel olarak Gökova’ya götürmeye ikna ettim. Heyecanla gittiğim yer heyecanımın daha fazlasını yaşattı bana. Tatilde tatile çıktığımı hissettim. Küçük bir yerleşkesi olan bu bölgenin ismi Akyaka.. Ömür tüketilecek bir yer. Yeşil ile mavinin dans ettiği, dağların omuzlarında taşıdığı bulutların güneşle oynaşması… Tatil için sizin de planınızda Marmaris, Bodrum, Fethiye varsa mutlaka buraya da uğrayın. Belki Fethiye ve Bodruma uzak kalabilir ama bence kesinlikle değecektir.
